Hakkımızda

Küçült Yazı Tipi Büyüt
DÜNDEN BUGÜNE GRİZU-263 UZAY TAKIMI

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünden Muzaffer Duysal ve Malzeme ve Metalürji Mühendisliği bölümünden Çağla Aytaç Dursun, 21 Nisan 2016 tarihinde NASA’da görev yapan bilim insanı Dr. Umut Yıldız ile bir telekonferans düzenledi. Dr. Umut Yıldız, Amerika Birleşik Devletlerinde mühendislik öğrencilerinin yoğun biçimde uzay teknolojileri üzerinde çalışmalar yaptıklarından bahsetti. Bu alanda öğrenci yarışmalarının yapıldığını ve bir takım oluşturarak kendilerinin de yarışmalara katılabileceğini belirtti. Bunun üzerine Muzaffer Duysal ve Çağla Aytaç Dursun model uydu yarışmalara katılmak için 8 kişilik bir ekip kurdu. Sonuç olarak 21 Nisan 2016 tarihi takımın kuruluş tarihi olarak benimsenmiştir.  

Zonguldak’tan bir iz taşımasını için takım adı 3 Mart 1992 Zonguldak madenlerinde yaşanan grizu felaketinde yaşamlarını yitiren 263 madenci şehidi anısına “grizu-263” olarak belirlenmiştir. 
2016 yılında 8 öğrenci ile başlayan süreç, 2017 yılında 15 öğrenciyle devam etmiş, 2018 yılında 35 öğrenci sayısına ulaşmış ve halen 40 öğrenci ile faaliyetlerine devam etmektedir.
Ekibin kuruluşunda itibaren Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Ekmekci ve Elektronik Mühendisliği bölümünden Doktor Öğretim Üyesi Dr. Hakan Kaya takım danışmanlıklarını üstlenmiştir.

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden Doktor Öğretim Üyesi Dr. Serkan Karakış, Arş. Grv. Dr. Ferdi Kara, Arş. Grv.  Engin Kocaman, Arş. Grv.  İrem Nur Gamze Özbilgin, Arş. Grv. Can Atalay süreç boyunca takım faaliyetlerine destek olmuştur.

Makine, Malzeme, Elektronik, Geomatik mühendisliği bölüm öğretim elemanlarının yanında, İletişim ve Fen Edebiyat Fakültelerinden Öğretim elemanları da takıma destek vermektedir.   Doktor Öğretim Üyesi Dr. Funda Şehirli ve Doktor Öğretim Üyesi Dr. Şenol Alan takıma destek veren Mühendislik Fakültesi dışından öğretim üyeleridir. Takım yapılanmasında Mühendislik Fakültesi öğrencilerinin yanında diğer Fakültelerden de öğrenciler yer almaktadır. 

Ekibin özdeyişi “Karanlık maden ocaklarından uzayın sonsuz derinliklerine uzanan bir Zonguldak hikâyesi” olarak belirlenmiştir
Ekibi bir arada tutan Takım üyelerinin geleceğe dair ortak hayalleridir. Hayallerini gerçeğe dönüştürmeye çalışmaktadırlar.

 
Takım Çalışmaları

Takım kuruluşu ile birlikte 2016 yılında, American Astronautical Society tarafından, NASA, Lockheed Martin, Kratos Space, Praxis Inc, Siemens, U. S. Naval Research Laboratory tarafından desteklenen “CanSat Competition” adlı model uydu yarışması için hazırlandı.

Yarışma, model uydu alanında Dünyanın en prestijli öğrenci yarışması olarak kabul edilmektedir.

Yarışma temelde üç ana aşamadan oluşmaktadır. Birinci aşamada kapsamlı bir ön tasarım raporu hazırlanmaktadır. Raporun tamamlanması ardından, NASA yetkililerine telekonferansla rapor sunumu yapılmaktadır. Sunum ardından rapor değerlendirilmekte ve ilk 40 takım yarışmaya davet edilmektedir. Genel olarak yarışmaya ortalama 100’ün üzerinde üniversite ekibi başvurmaktadır.  Ardından kritik tasarım raporu hazırlanmakta ve model uydu üretilmektedir. Son aşamada,  Amerika Birleşik Devletlerinde, model uydular uygulamalı uçuşa tabi tutularak süreç tamamlanmaktadır.

Grizu-263 ekibi 2017 yılında ilk defa yarışmaya katılmış, ön tasarım raporuyla ilk 40 arasında kalmış ancak yarışmayı 22. sırada bitirebilmiştir. İlk katılımında aldığı derece anlamlı olmasına karşılık, ekip sonucu başarısızlık olarak değerlendirerek ciddi bir öz değerlendirme sürecine girmiştir.

Öz değerlendirme sonucunda, kişiselleşmeden arınarak, ekip bilinci altında kurumsal bir bakış açısını benimsemişlerdir. Sürdürebilirlik anlayışını öne çıkartarak ve 2018 yılında farklı bir misyon ile devam eden yarışmaya, deneyimli ve yenilenmiş ekip üyeleriyle tekrar katılmışlardır.

2018 yılında katıldıkları yarışmada ilk Dünya ikinciliği derecesini elde etmişlerdir. Elde edilen başarı ekibin özgüvenini artırmış ve faaliyetlerini sürdürebilmesi için gereksinim duyduğu mali kaynaklara erişimi de kolaylaştırmıştır.  Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları T.A.Ş (ERDEMİR) ekibin Ana Destekçisi olmuştur.

Sayın Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş ve Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Mustafa Çufalı ve Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu ekibin karşılaştığı kritik ve zorlu süreçlerde sağladıkları mali desteklerle birlikte, ortaya koydukları samimi ve içten yaklaşımları başarının altyapısını oluşturmuştur.

Ekip kazandığı deneyimle, gerçek bir uydu tasarımı ve üretimi konusunda bilimsel araştırmalara yönelmiştir. Araştırmaları sonucunda bir cep uydusu tasarlayarak üretebileceklerine karar vermişlerdir. 2018 yılı Aralık ayında Ekip Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörlüğüne bu konuda Bilimsel bir Araştırma Projesi sunmuştur. Rektörlüğümüz projeyi kabul ederek, yeni bir cep uydu (pocketqube) standardında (5x5x5 cm) tasarım ve üretim projesini başlatmışlardır.

Ekip 2019 yılında üçüncü defa “CanSat Competition” yarışmasına katılmış ve ikinci defa dünya ikincisi olmuştur. 3 yıldır katıldığı yarışmada son iki yılda iki kez dünya ikinciliği elde etmiştir.

2019 yılının Eylül ayında bu sefer TEKNOFEST kapsamında düzenlenen TÜRKSAT Model Uydu Yarışmasına da ekip katılmış ve burada Türkiye Şampiyonluğunu elde etmiştir.

Ekip 2020 yılında üçüncü defa “CanSat Competition” yarışmasına katılmış ve Dünya 4.sü olarak üst üste Dünya'da ilk 5'e giren nadir takımlardan biridir.

2020 yılının Eylül ayında bu sefer TEKNOFEST kapsamında düzenlenen TÜRKSAT Model Uydu Yarışmasına da ekip katılmış ve burada Türkiye 4.lüğü elde etmiştir.

Başarının sırrı ekip olarak ortaya konulan sürdürülebilirlik anlayışı olarak görülmektedir. Her yıl ekip üyeleri yenilenmekte, deneyimli öğrenciler, ekibe yeni katılan öğrencilere deneyimlerini aktarmakta ve çalışarak yeni başarılar elde etmektedirler.

Yarışmalarda elde edilen başarıların ardından, daha büyük bir heyecan ve inançla ekip cep uydusu üretimi için çalışmalarına devam etmektedir. Şu an Türkiye’nin bu standartlardaki ilk uydusunu geliştirmek için ekip çalışmaktadır. Ekip hali hazırda projede üretim ve test aşaması tamamlanmış olup fırlatıcı firmaya teslim edilmiştir. Grizu-263A fırlatılmak üzere Amerika Birleşik Devletlerinde beklemektedir. Mart-Haziran 2021 tarihleri arasında SpaceX Falcon 9 roketi ile cep uydusunun Alçak Dünya Yörüngesinde (500 km.) yerini almasını planlamaktadırlar.

2021 yılında da ekip Amerika Birleşik Devletlerinde yapılacak model uydu yarışmasına katılım için hazırlıklarına devam etmektedir. Ayrıca yine 2021 yılında TEKNOFEST kapsamında Türkiye’de yapılacak yarışmalara da hazırlanmaktadır.    
 
Cep Uydusu ve Yer İstasyonu Hakkında

Kenar uzunluğu 10 cm ve ağırlığı 1kg’ın altında olan uydular, küp uydu standardında tanımlanmıştır. Ardından, teknolojinin gelişmesiyle birlikte, daha küçük boyutlu uydularında üretilebileceği sonucuna varılmış ve boyutları daha düşük olan, 5x5x5 cm ölçülerinde, cep uydusu (PocketQube) standardı ortaya çıkmıştır. Bu tür uydular asteroitlere ve farklı gezegenlere gönderildiği gibi, alçak dünya yörüngesine gözlem ve farklı görev yüklerinin test edilmesi amacıyla da fırlatılmaktadır.

Uzaya gönderilen cep uydularının şuana kadar başarımları oldukça düşük seviyelerdedir. Gövde tasarımında ve malzeme seçiminde, atmosfer dışındaki çevresel koşullar ile birlikte sahip olduğu kısıtlı alan, tasarımında yenilikçi yaklaşımlar gerektirmektedir.

Ekibin geliştirmekte olduğu uydu, alçak dünya yörüngesinde (500 km) konumlandırılacak PocketQube standardında bir cep uydusudur.  Üzerinde bulundurduğu algılayıcılar aracılığı ile elde ettiği sıcaklık gibi temel verileri yeryüzüne aktarması planlanmaktadır. Bir uyduda olması gereken elektrik güç yönetim, yerleşik bilgisayar, haberleşme ve kontrol temel sistemlerinin tümüne sahip minyatürleştirilmiş bir uydudur. Bu ölçülerde de Türkiye’nin ilk uydusu olacaktır.  Ekip uydunun tasarımında önemli bir yol kat etmiş ve üretim sürecine başlamıştır.

Fırlatma işi günümüzde taşıyıcı firmalar aracılığı ile yapılmaktadır. Bir rokette birçok uydu aynı anda fırlatılmakta ve yörüngeye ulaştığında uzaya bırakılmaktadırlar. Ekip, merkezi İskoçya’da bulunan Alba Orbital firması ile fırlatma konusunda gerekli anlaşmaları tamamlanmıştır. Fırlatma giderlerini Ana Destekçimiz ERDEMİR karşılamıştır. 2020 son çeyreğinde Yeni Zelanda’dan cep uydusu fırlatılarak alçak dünya yörüngesine yerleştirilecektir. Roket podunda uydumuz Grizu-263A ismiyle yer almaktadır. 

Ekip cep uydusu tasarım ve üretimini Hollanda/TU Delft (Delft University of Technology)’ten Mehmet Şevket Uludağ danışmanlığında sürdürmektedir. PocketQube standardı bu üniversite tarafından geliştirilmiştir. Ayrıca, İstanbul Teknik Üniversitesi Uzay Sistemleri Tasarım ve Test Laboratuvarı’ndan Prof. Dr. Alim Rüstem Arslan ekibe karşılaştığı her sorunda yardım elini tereddütsüz biçimde uzatmaktadır.
Başlatmış olduğumuz cep uydu projesi ile birlikte ürettiğimiz uydudan veri alabilmeyi sağlayan bir yer istasyonu kurulumu yapılmıştır. Uydu yer istasyonu kurulumu 2019 Aralık ayında tamamlandı. Bu yer istasyonu alçak dünya yörüngesinde görev yapan ve amatör frekansta haberleşen uyduları dinleme yeteneğini ekibe kazandırmıştır. Ayrıca, yer istasyonu uluslararası seviyede ekibin bilinirliğini de arttırmıştır. Örneğin, geçtiğimiz günlerde fırlatılmış bazı uydular için İspanya ve İtalya gibi ülkelerden uydularının verilerini Zonguldak üzerinden geçerken kaydedip kendilerine göndermek için istekler alınmıştır.
Türkiye Amatör Uydu Teknolojileri Derneği (TAMSAT) ve Türk Radyo Amatörleri Cemiyeti (TRAC) Zonguldak Şubesinden Aziz Şuha Tortu yer istasyonu kuruluşunda en içten samimi desteklerini ekibe sunmuşlardır.
*********** 


Takım Danışmanı Prof. Dr. Bülent Ekmekci gözünden başarının sırrı ve öğrencilere katkısı

İki kez dünya ikinciliği bir kez de Türkiye Şampiyonluğu elde ettik. Bu başarıları bize getiren en önemli unsur takımdaki her üyenin başarıya inanması ve bu yolda disiplinli çalışması diyebiliriz. Takıma katılan her arkadaşımız, yeni başlatılan ve devam eden projelerde başarı elde etmek için fazlasıyla emek sarf ediyor. Bizler de bunu kurumsal bir yapıya dönüştürerek sürdürülebilir bir başarıyı elde etmeyi ilk odağımız yaptık. Tabi ki burada da bir sloganımız var. “Basit olduk, berrak olduk, çalıştık ve kazandık” Basit olduk söylemi bazen bir şaşkınlık yaratıyor. Nasıl yani bunlar basit şeyler mi diye geri dönüşler alabiliyorum. Aslında bir tasarım felsefesidir basitlik. Tasarımda gereksinimlere en basit ve yalın şekli ile cevap vermeniz gerekiyor. Zaten irdelendiğinde en iyi tasarımların basit olanlarını görüyoruz. Çünkü ihtiyaç duyduklarınıza doğrudan karşılık veriyor.  Berraklık ise çalışmalarınızda şeffaflığı ve samimiyeti simgeliyor. Ekip içinde uyumu sağlamanın olmazsa olmaz ayaklarından biri olarak görüyorum. Hedefler ortak ise, hedefe yürünen yolda başarıya ulaşıldığında hep birlikte kazanacağız fikrinin yerleşmesi gerekiyor. Aksi takdirde kişisel menfaat eğilimleri ortak çalışma düzenini bozmaya başlıyor. Bunu önlemenin en yalın yolu çalışmalar sırasında elde edilen tüm girdi ve çıktıları şeffaflıkla paylaşmaktan geçiyor. Böylelikle ekibe aidiyet gelişiyor ve kişisel menfaatler ortaklaşarak, ekip hedefleri ile örtüşmeye başlıyor. Bu noktaya ulaşıldığında artık disiplinli bir çalışma zamanıdır diyoruz. Öyle ya emek sarf etmeden sonuca ulaşamazsınız.   

Takım kaptanlarımız Muzaffer Duysal ve Çağla Aytaç Dursun’da başarıya giden yolda ortak düşüncelere sahipti. Süreçte doğru liderlik yaklaşımları ile arkadaşlarını birleştirdiler. Sürdürülebilir kurumsal bir ekip oluşturma fikrini hep ön planda tuttular. Örneğin katıldığımız ilk yarışmadan sonra, ekip yeni üyelerini tamamen şeffaf bir yapıyla seçti. Internet üzerinden başvurular açıldı. Başvuran öğrencilerimize ödevler verildi. Aday öğrencilerimizin yaptıkları ödevler titizlikle değerlendirildi ve ekip genişletildi. Bütün bunlar yapılırken arkadaşlık yaklaşımından daha çok liyakat ön plana çıkartıldı.   

Sürekli çalışarak gerçeğimizle hayallerimiz arasında bir yol bulmaya çalıştık.  Karanlıkta yolumuzu ararken, bilimsel yaklaşımları kendimize ışık yaptık. Yolculuğumuzda elbette zorluklarla karşılaştık. Ancak zorlukların aşılabileceğine hep inandık ve çalışmaya devam ettik. Çalıştıkça hayallerimiz büyüdü ve tabi destekçilerimizde. İşte başarının sırrı burada diyebilirim. Bu noktada ERDEMİR’den bahsetmeden geçemeyeceğim. Bize inanandılar ve katıldığımız bütün yarışmalarda destek oldular. Cep uydumuzun fırlatma giderlerini de karşılayarak hayallerimizi heyecana dönüştürdüler.

Özellikle altını çizmek isterim ki her yarışmada farklı görevleri farklı ekiplerle başarıya ulaştıran Grizu 263, kazandığı başarıları elde ederken, 30’a yakın öğrencisini, destekçilerinin katkılarıyla Amerika Birleşik Devletlerine gönderebilmiştir. Bunu, bir öğrenci ekibi açısından oldukça iyi bir nesnel çıktı olarak değerlendiriyorum.  Özellikle iki dünya ikinciliği ve Türkiye şampiyonluğu kazanan Grizu 263’ün yarışmaya katılan ekiplerinin, farklı öğrencilerden oluşması dikkat çekicidir.

Öğrencilerimiz yarışmalara profesyonel yaşamda uygulanan prosedürler ile hazırlanmaktadır. Yani bir yüksek teknoloji ürününü üreten firmanın yaptığı tasarım ve üretim faaliyetleri bire bir uygulanmaktadır. Örneğin Amerika Birleşik Devletlerinde katıldığımız yarışma prosedürü, NASA’nın gerçek bir uydu tasarımda kullandığı aşamalardır. Sonuç olarak firmalar yetişmiş işgücü kaynağını geliştirmek ve genişletmek için farkındalık yaratıyorlar. Öğrenci ise yarışma ile gerçek hayata uygulamalı biçimde dokunuyor. Sorunları ve olası çözümleri keşfediyor ve geleceğe hazırlanıyor. Böylelikle, öğrencinin birincil kazanımı gerçekleşmiş oluyor.   

Tabi ki öğrencilerin geleceğe dair ilk sorusu doğal olarak iş olanakları oluyor. Mutlukla ifade etmeliyim ki artık mezunlarımız da savunma, uzay ve robotik sanayiinde yer almaya başladılar. Ekibin, uzay, uydu, savunma ve robotik alanlarında, ülkemizde ihtiyaç duyulan, yetişmiş insan gücüne katkı sağlamaya başladığını söyleyebiliriz. Bu durumun ekip motivasyonunu yükselterek başarıyı sürekli kıldığını söyleyebilirim.

Tabi ki özellikle eğitim konusunda toplumun sahip olduğu bazı önyargılar var. Örneğin nitelikli mezunların sadece belli başlı bilinen üniversitelerden çıktığı düşünülmekte. Bu bakımdan ekibimizin bazı önyargıları kırmaya başladığını düşünüyorum. Artık Üniversite isminden, daha önemli unsurlar ortaya çıkabilmektedir.  Öğrenim hayatı boyunca öğrencinin katıldığı faaliyetler ve elde ettiği kazanımlar nelerdir sorusuna iyi bir cevap vermek gerekiyor. Ekibin bu anlamda iyi bir cevap verdiğini söyleyebilirim. Tabi ki ülkemizde farkındalığın artırılarak işletmelerin de bu noktaya yakınlaşması gerekiyor. Belki de aradıkları yetenekler düşündüklerinden farklı yerlerde olabilir.
Grizu-263 yolculuğuna uzayda biz de varız demekle yola çıktı. Bunu söylerken ilk başlarda biraz tebessümle karşılandı. Ardından gerçekten biz de varız ve var olduğumuzu kanıtlayacağız dediler ve zoru başardılar. Kimileri tesadüfi bir başarı olabilir diye düşündüler ancak ekibimiz başarı tesadüf değildir diyerek yoluna devam etti. Gerçekten başarılarının tesadüf olmadığını kanıtladılar. Şimdi ise ‘’hayallerde istikrar, geleceğin gerçekleridir’’ diyerek yollarına devam ediyorlar.  Belki de öğrencilerimizin en büyük kazanımları burada. Rekabetçi olmayı öğrendiler. 

Ekibimiz karanlık maden ocaklarından uzayın sonsuz derinliklerine uzanan bir Zonguldak Hikayesi’nin henüz ilk satırlarını yazdılar. Hikayelerine yeni satırlar ve paragraflar ekleme yolunda çalışmaya devam ediyorlar. Sayfalar doldukça öğrencilerimize ve geleceğe daha büyük umut aşılayacaklarına eminim.